Toplam Ziyaretçi Sayısı : 140.750    Bugünkü Ziyaretçi Sayısı : 26    Son Güncelleme Tarihi : 01.04.2024
Tel : 0216 345 35 25

BU GÜNE KADAR, İNSAN HAKLARI EVRENSEL BEYANNAMESİ'NDEN KİMLER YARARLANDI?



Rızası alınmadan doğrulan ve kabul etmek zorunda olduğu, ırk, renk, cinsiyet ve engelleri, baskın anlayış ve ayrımcılığa rağmen taşımak zorunda olanlar mı?

Savaş vahşetinin ortasında, bazen hayatı dahi anlayamadan ölen çocuklar, yahut tecavüze uğrayan kadınlar, yahut yüceltilen değerler uğruna hayatını feda eden insanlar mı?

Tek suçu, Dünya'nın zengin, gelişmiş ülkelerinden birisinin vatandaşı olarak doğmamaktan ötürü, açlığa, hastalığa, ezcümle, 80 yıllık insan ömrünün yarısına varmadan, çekip gidenler mi?

Yoksa, elimizle ötekileştirdiğimiz, düşüncesinden, çıkarımıza engel oluşundan, payını isteyişinden başka suçu olmayan, üstünün mağdurları mı?

"Bütün bunları yok sayıp, fildişi kulelerinde, ah! Bir insan hakları türküsü söylemek ne güzeldir. Birde yüreğin olmazsa?"

Bilir misiniz? İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi, ne dünyadaki insan ırkının dışındaki güçlere karşı insanlığı korumak, ne dünya'nın dışından gelen tehtide karşı insanlığı savunmak için kabul edilmiştir.

İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi,"insan"ın, "insan"a zulmüne karşı, bir işe yarar düşüncesiyle kabul edilmiştir.

Ne yazık ki: aradan geçen zaman, insanın, insana zulmünün sadece şeklini değiştirebilmiştir.

Yani: Kısacası, batı cepesinde yeni bir şey yok.

Ne yazık ki, bu hakların gelişmesinin, kullanılmasının önündeki engeller, içimizde dolaşan ve farklı kılıklara bürünmüş her birimizin bir takım yakınları.

Bazen, siyasal arenanın köstebek ve şebekleri,

Bazen, küçücük bir çıkar kırıntısının peşindeki karanlık dehlizlerin malum fareleri,

Bazen, bana dokunmayan yılanı bin yıl yaşatma sevdalıları,

Bazen, avını parçalıyıp karnını doyurmanın hazzıyla, kaykılan aslanın yerinde olmayı arzulayan ve ona hayranlık duyanlardır, onlar.

Oysa ne çok özledik:

Eşit insan olmayı.

Tüm haklardan fırsat eşitliği çerçevesinde yararlanan, İnsan onuruna yaraşır bir saygınlıkla, karşılıklı saygı ve haklara riayet ederek yaşamayı.

Hür düşünmeyi, özgürce konuşmayı.

Geleceğe umutla bakarken, geçmişimizden övgüyle bahsetmeyi.

Bizler göremeyecek olsakta, güzel günlerin bir gün mutlak olduğuna inanarak, çocuklar için yarınların imarından vaz geçmemek,

İnsanlık için, mücadeleden hiç bıkmamak,
Algı yönetimlerine teslim olmak yerine, inanç ve değerlerimizle yola devam etmek ve
Geleceği, umutla kucaklamak zorundayız.
Kucaklamalıyız ki: insanlık onuru kurtulsun.
Kucaklamalıyız ki: gücü elinde bulunduran azınlığın mutluluğu, tüm insanlığa dağılsın.
Kucaklamalıyız ki: elimizle ürettiğimiz ölüm kusan silahlar için harcanan kaynaklar, yaşama hakkı, eğitim, sağlık ve refah için kullanılsın.
O zaman, belki, 10 Aralık bayram olur :)
Ne dersiniz?
İnsan Hakları Evrensel Beyannamesinin kabulünün 68. Yıl dönümünde, saygılarımla.

Ahmet Cantürk.